BARODAN HABERLER

BAŞKANIMIZ AV. VELİ KÜÇÜK; "ÜLKEMİZDE BASIN VE MEDYA ÖZGÜR DEĞİLDİR"

1034 görüntülenme
02/05/2018
BAŞKANIMIZ AV. VELİ KÜÇÜK;

3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ KUTLU OLSUN

BAŞKANIMIZ AV. VELİ KÜÇÜK;
"ÜLKEMİZDE BASIN VE MEDYA ÖZGÜR DEĞİLDİR"

03.05.2018

Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, '3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü' dolayısıyla mesaj yayınladı.

Av. Veli Küçük, siyasi iktidarının müdahaleleriyle Türkiye’de basın özgürlüğünün rafa kaldırıldığını ifade ederek, “Türkiye’de gazeteci olmak ve gazeteci kalabilmek giderek zorlaşıyor” dedi.

Demokrasinin sağlıklı işleyebilmesi ve halkın haber alma hakkının sağlanabilmesi için basının özgür bir biçimde çalışabilmesi gerektiğini vurgulayan Av. Küçük, yaptığı açıklamada; "Çağdaş demokrasilerde düşünce ve ifade özgürlüğünün temel taşlarından biri basın özgürlüğüdür. Basın özgürlüğünün doğrudan ya da oto sansür yoluyla dolaylı olarak kısıtlanması düşünce ve ifade özgürlüğüne, dolayısıyla kişi hak ve özgürlüklerine, yani demokrasiye aykırılık teşkil eder. Oysa hukuk devletinin olmazsa olmazlarından biri olan basın özgürlüğü, demokrasinin güvencesidir." diye konuştu.

Türkiye’nin ilk defa 'özgür olmayan' ülkeler seviyesine düştüğünü, 150'yi aşkın gazetecinin cezaevlerinde tutulduğunu anımsatan Av. Küçük, şöyle devam etti: "Basın ve ifade özgürlüğü ile ilgili sorunlar o kadar büyük ki ne kadar olumlu adımlar atılırsa atılsın olması gerekenin her zaman yine çok uzağında kalıyoruz. Dolayısıyla Türkiye'deki yasal düzenlemelerin olumlu yönde ilerlemesi ve bazı olumlu uygulamaların olması hiçbir zaman için tatmin edici sonuçlar vermedi. Türkiye, 2017 yılında basın özgürlüğü alanında tüm dünyada resmen küme düştü. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından siyasi iktidarın yaptığı, sivil darbeye dönüşen 20 Temmuz Olağanüstü Hal uygulamasından sonra gazeteciler, televizyoncular açısından güzel ülkemiz daha büyük bir cezaevine dönüştü.

20 Temmuz 2016’da Türkiye’de Olağanüstü Hal ilan edildiğinde cezaevlerinde 39 tutuklu ve hükümlü gazeteci vardı. Olağanüstü Hal ilanıyla birlikte gazeteler, televizyonlar, haber ajansları, internet siteleri, dergiler, yayınevleri Kanun Hükmündeki Kararnamelerle kapatıldı. Kapılarına mühür vurulan, tüm mal varlıklarına el konulan medya kuruluşu sayısı 200’e yaklaştı.

Binlerce gazeteci, yazar, televizyoncu, yayıncı işsiz kaldı. Yüzlerce gazeteci, yazar ve televizyoncu gözaltına alındı, önemli bir bölümü de tutuklandı. Basın özgürlüğünün güçlendirilmesi için dünya çapında çalışmalar yürüten sivil toplum kuruluşu Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün yayınladığı Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye 180 ülke arasında 155. sırada yer aldı.

Böylece, Türkiye’nin “kara liste” olarak adlandırılan en kötü durumdaki ülkelerin arasına girmesine sadece dört sıra kaldı. Basının özgür olduğu, gazetecilerin zindana atılmadığı, emekçilerinin daha iyi şartlarda çalıştığı, oto sansürün uygulanmadığı bir Türkiye dileğiyle, tüm basın emekçilerinin 3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜ KUTLU OLSUN."

 

Diğer Haberler